BELEDİYELERDE
KURUMSAL GELİŞME VE
REORGANİZASYON ÇALIŞMALARI
Doç. Dr. Firuz Demir Yaşamış
Mayıs 2007
NİÇİN KURUMSAL
GELİŞME VE REORGANİZASYON?
Belediyeler ve çalışanları günümüzün
belki de en özverili unsurlarıdır. Hızla sürmekte olan kentleşme olgusunu
yönetmek ve yönlendirmek yolunda tüm çabalarını seferber etmeye ve toplumun
artan hizmet taleplerine karşılık vermeye çalışmaktadırlar. Günümüzde üç temel
olgu belediyeleri yakından etkilemektedir: hızlı nüfus artışı, hızlı kentsel
büyüme ve merkezi hükümetin ekonomik tercihlerinden kaynaklandığı bilinen
finansal yetersizlikler.
Ülkenin nüfusu artış hızında belirgin bir
düşme görülmekle birlikte nüfus hızla artmaktadır. Artan nüfus tarımda
modernleşme ve endüstrileşme olgularının baskısı altında kırsal kesimden
kentlere göç etmektedir. Bir yandan doğal nüfus artışı ve öte yandan kırsal
kesimden gelen yeni nüfus kentsel alanlarda yaşayan nüfusun sayısını artırmakta
ve kentlerin üzerinde yer aldığı mekan hızla büyümektedir. Nüfus artışı ve
mekansal büyümeden kaynaklanan hızlı kentleşme bir yandan kamusal hizmet
beklentilerinde yığınsal artışlara yol açarken öte yandan çarpık kentsel
yapılaşma, gecekondulaşma, altyapı yetersizlikleri ve çevre kalitesinde görülen
bozulmalar gibi önemli sorunlar yaratmaktadır. Yaşanmakta olan ekonomik darboğaza
ve merkezi hükümet gelirlerine aşırı bağlı akçalı yapı nedenleriyle ortaya
çıkan gelir azlığı ise kentsel sorunların daha da büyümesine neden olan bir
katalizör etki yaratmaktadır. Bu gibi baskılar altında kalan belediyeler
kentsel büyüme sürecini denetim altına almaya çalışmakta, doğru yönde yönlendirmek
için çaba harcamakta ve etkili bir şekilde yönetme için uğraş vermektedirler.
Ancak, bu yoldaki özverili etkinliklere
karşın, belediyelerin mevcut örgütsel yapıları, yönetim yetkinlikleri ve kaynak
planlama alışkanlıkları çerçevesinde yukarıda belirtilen temel işlevleri
etkenlikle gerçekleştirip gerçekleştiremeyecekleri sorusu gündemdeki yerini
korumaktadır.
BELEDİYELERİN KURUMSAL DEĞİŞİM
İHTİYAÇLARI
Belediyelerin kurumsal sorunları
aşağıdaki şekilde özetlenmiştir:
ŞEKİL 1: BELEDİYELERİN KURUMSAL DEĞİŞİM
ALANLARI
ÖRGÜTSEL POLİTİKA, AMAÇ,
HEDEF VE STRATEJİLER
Belediyelerimizin
uzun vadeli hizmet politikaları üretmeleri gerekmektedir. Başkanların görev
sürelerinin belirli olmasının bu gereksinimin gerçekleşmesini zorlaştırdığı
ileri sürülebilir. Ancak, ne var ki, bu bir gerekçe olarak ileri sürülebilir
olsa da belediyelerimizde politika geliştirme çalışmalarının sınırlı olduğu
gerçeğini değiştirmemektedir. Aslında sorunun özü belediyelerimizin beldeleri
hakkında vizyona sahip olmamaları yatmaktadır. Politika geliştirme
çalışmalarının başarıya ulaşması için belediyelerin öncelikle vizyona sahip
olması gerekmektedir. Sorunun başarıyla çözümlenmesi durumunda elde edilen
vizyon, belediye yönetimi için bir misyon yaratacaktır. Misyon, yani hedef ve
ödevlerin somut ve ölçülebilir bağlamda anlatılması ise, strateji kavramının
ortaya çıkmasına yardımcı olacaktır. Stratejilerin oluşması ise etkili belediye
politikalarının saptanmasını kolaylaştıracaktır. Politikaların yetkinlik
düzeyinin artması eylem çalışma plan ve programlarının daha isabetli, sağlıklı
yapılmasını sağlayacaktır.
ÖRGÜTLENME
Uzun yıllardan
bu yana yürüttüğüm çalışmalar ülkmeizimn en önemli yerel yönetim birimi olan
belediyelerde örgütlenme hataları olduğunu göstermektedir. [1]
Bu bağlamda, aynı işi yapan birden fazla müdürlük, iç örgütlenme
yetersizlikleri, kurulması gerektiği halde kurulmamış birimler, örgütlenme
kuramlarına ve kurallarına aykırı düşen olgular verilebilecek örnekler arasında
arasındadır.
YÖNETSEL
UYGULAMALAR
Kamu
yönetiminde, yönetim anlayışı hedefe yönelik değildir. belirli bir sonuca
yönelik olarak yürütülmemektedir. Sorumluluk yönetiminin oluşma koşullarının
geliştirilmesi gerekmektedir. Performans
hedefleri konusunda daha dikkatli davranılması şarttır. Çalışanların
performanslarının izlenmesinde ve değerlendirilmesinde daha etkili yöntemlerin
uygulama alanına konulması gerekmektedir. Yönetimi anlık gelişmelere kısır
tepkiler vermekten çıkarmak ve stratejik yönetim anlayışını çerçevesine
oturtmak yararlı olacaktır.
BELEDİYE MALİYESİ:
PLANLAMA VE YÖNETİM
Belediyelerin
gelirleri sınırlıdır. Buna karşılık çağdaş bir kent yaratmak çok pahalı bir işlevdir.
Belediyelerimiz bu alandaki sorunları aşabilmek için ciddi çabalar
harcamaktadır. Bu bağlamda uygulandığı görülen özelleştirme çalışmaları bu
arayışlardan yalnızca bir tanesidir. Ancak, temelleri İçişleri Bakanlığı
tarafından oluşturulmak durumunda olan belediye muhasebesinin belediye
çalışmalarına daha fazla olumlu katkı verebilmek için geliştirilmesi
gerekmektedir. Yapılması gereken çalışmalardan bazılar şunlardır: yönetim
muhasebesine geçiş, maliyet odaklarının oluşturulması, hizmet maliyetinin
hesaplanması, gelir toplama etkenliğinin artırılması yollarının geliştirilmesi,
veri otomasyonundan daha çok ve daha yaygın yararlanma olanaklarının sağlanması
ve gelir kaçağını ortadan kaldıracak yeni çalışma ilkeleri. Geçtiğimiz yıllarda
yürürlüğe giren Kamu Mali Yönetimi ve Deneteimi Yasası bu konuda önemli
sayılması gereken bazı yeni kavram ve süreçleri belediyecilik yazınına
sokmuştur. Ancak bu gelişme dahi belediyelerimizde eksikliği giderek daha fazla
duyulan yönetim muhasebesi gereksinimini karşılamaktan uzak görünmektedir. Bu
bağlamda yerel yönetimlerimizin ve özellikle belediyelerimizin çağdaş finansal
yönetim ve denetim yöntemlerini günlük uygulamaları içine aktaramadıklarını
söylemek yanlış olmayacaktır.
İNSAN
KAYNAKLARI YÖNETİMİ
Belediyelerde
insan kaynakları yönetimi önem taşıyan bir başka alandır. İnsan kaynakları
yönetimi yalnızca biçimsel örgüte ait konularla ilgilenmemeli, doğal örgüt
ilişkilerini de kapsayabilmelidir. Eğitim çalışmalarının geliştirilmesi,
yöneten-yönetilen ilişkilerinde ortaya çıkan özellikler ve bunların iş yapma
(moral) gücü üzerindeki etkileri de insan kaynakları yönetimi çalışmaları
içinde ele alınmalıdır.
ÖRGÜTSEL YA DA KURUMSAL GELİŞME NEDİR?
Kuramsal Çerçeve
Yukarıda kısaca
belirtilen olgular, doğal olarak, “Bu alanlarda başarı düzeyi nasıl
arttıralabilir?” sorusunu da beraberinde getirmektedir. Bize göre, bu sorunun
yanıtı daha çok “parasal olanak” değil, daha “yetkin bir kurumsal yapı”nın
ortaya konulması olmalıdır. Bu tür çalışmalara kuramsal olarak örgütsel
gelişme, kurumsal gelişme ya da süreç ağırlıklı örgütsel gelişme adı
verilmektedir. Bu kavramın içeriği aşağıdaki şekilde özetlenmiştir.
ŞEKİL 2:
ÖRGÜTSEL GELİŞME DÖNGÜSÜ
Bu çizelge kuramsal bağlamda
örgütsel gelişme kavramını açıklamaktadır. Kurumsal gelişmenin başlangıç
aşaması vizyonun oluşturulmasıdır. Vizyon gelecekteki makro formatların
içeriğine, biçemine, süreçlerine ve koşullarına ilişkindir. Bir anlamda
gelecekte elde edilmek istenen standartların oluşturulması demektir.
Bu çalışmayı, somut ve ölçülebilir çalışma
hedeflerinin belirlenmesi izlemelidir. Buna, misyonun belirlenmesi aşaması da
denilebilir. Böylelikle, performans yönetiminin alt yapısı oluşturulmuş
olacaktır. Bu süreç, sorumluluk yönetiminin altyapısının oluşturulmasıyla
tamamlanmalıdır.
Sorumluluk yönetiminin altyapısı ise birimsel temelde
müdürlük yönetmeliklerinin ve bireysel temelde görev tanımlarının
hazırlanmasıyla sağlanabilir.
Bu çalışmalara koşut ve hatta onlardan önce yapılması
gereken çalışma ise uygun örgüt modelinin hazırlanması ve uygulama alanına
konulması olmalıdır.
Örgütte akçalı yönetime ilişkin sorunlar saptanmışsa
finansman departmanının örgütlenme yapısı ve çalışma süreçleri
geliştirilmelidir. Bu çalışma finansal yönetimin geliştirilmesi yanında hizmet
maliyetlerinin belirlenmesine yönelik önlemleri de içermelidir.
İnsan kaynakları yönetimi kurumsal gelişme
çalışmalarında üzerinde durulması gereken bir başka önemli etmendir.
Çalışanların hizmete uygunlukları yanında iş yapma becerilerinin
geliştirilmesi, örgütte gereksinme duyulan yeteneklerin nitelik ve niceliklerinin
belirlenmesi ve çalışanların moral güçlerinin geliştirilmesi bu bağlamda ele
alınması gereken çalışmalar arasında olmalıdır. Çalışma anlaşmaları ise
yönetici ile astlar arasında yapılması gereken yazılı bildirimlerden ibarettir.
Belirlenen kurumsal vizyon ve misyon çerçevesinde ve
sorumluluk yönetimi anlayışına uygun olarak amir durumunda olanlar işi yerine
getirmekle ödevli alt yöneticiler arasında işin yapılış biçimine, sonuç
beklentilerine ve hizmet girdilerine ilişkin görüşmeler yapılmalı ve varılan
görüş birlikteliği ve kararlılığı zaman boyutunu da içerecek şekilde yazıya
dökülmelidir. Astın çalışması bu belge ışığında irdelenmelidir.
Bu çalışmaların başarılı sonuç vermesi durumunda, çalışma ikliminin
iyileşmesi, birimsel ve bireysel verimliliğin
artması, hizmet kalitesinin yükselmesi, çalışmalarda yüksek performansa
ulaşılması ve personelin işten elde ettiği tatmin düzeyinin artması
beklenmektedir.
Uygulama Çalışmaları
Yukarıda yapılan kuramsal açıklamanın ışığı altında hazırlanan olası bir kurumsal
gelişme ve reorganizasyon projesinin aşağıda özetlenen ana etmenlerden oluşması
gerekir.
ŞEKİL 3: BELEDİYELERSE
KGRP ÇALIŞMALARI
KGRP
projesi yedi ana çalışmadan oluşmalıdır.
VİZYON VE MİSYON GELİŞTİRME:
Bu çalışma, esas olarak, gelecekteki kent makro formatına
ilişkindir. Örneğin, 2023 yılında kentin demografik ve ekonomik
parametrelerinin kestirilmesi bu bağlamda ele alınması temel çalışmalardan
biridir. Bu amacın gerçekleşmesi için KGRP dışında bazı bilimsel araştırmalara
gereksinim duyulmaktadır. Bu araştırma kentin yakın gelecekteki kentsel
işlevlerinin saptanmasına temel oluşturacaktır. Bu temel soruya bulunacak yanıt
aynı zamanda belediyenin gelecekteki ekonomik ve finansal temel
karakteristiklerinin öğrenilmesine yardımcı olacaktır. Bu bağlamda, geleceğin kentini
yaratabilmek için üç temel kurumsal düzenlemenin gerçekleştirilmesi için çaba
harcanmalıdır: internet ve intranet bağlamında “e-Belediye”, “Kent Bilgi
Sistemi”, bilgisayar yazılım ve donanımlarının geliştirilmesi ve uzaktan
algılama yeteneklerinin günlük çalışma ve yönetim düzeni içine alınması.
ÖRGÜT YAPISINI DÜZENLEME:
Bu çalışma “Belediye nasıl daha iyi örgütlenebilir?”
sorusunun yanıtının aranması anlamına gelmektedir. Bu bağlamda, mevcut örgüt
yapısı ortaya çıkarılmalı, örgüt kuramları açısından saptamalar yapılmalı ve
gerek belediye bütünü ve gerekse müdürlükler temelinde yeni örgüt çizelgeleri
hazırlanmalıdır.
YÖNETİM SÜREÇLERİNİ YENİLEME:
Bu çalışma “Belediyede hizmet nasıl daha etkili ve
verimli yönetilmelidir?” sorusuna yanıt aranmasından ibarettir. Bu bağlamda,
tüm müdürlükler itibarıyla, ana iş ve hizmet süreçleri saptanmalı, iş akış
süreçleri belirlenmeli, birim bütününde ve olabildiği takdirde alt birimler
temel alınarak iş yükü çözümlemeleri yapılmalıdır. Belediye mevzuatının
belediyelere verdiği yasal görevler irdelenmeli ve ilgili müdürlüğün
çalışmaları ile söz konusu görevler arasındaki tutarlılık inceleme konusu
yapılmalıdır. Bu bağlamda, mevcut
yönetim alışkanlıkları hedefe yönelik yönetim, performans yönetimi, sonuç
yönetimi, sorumluluk yönetimi kavramları açısından irdelenmelidir.
PLANLAMAYI DÜZENLEME:
Belediyelerde kaynak planlaması ve yönetimi kavramları
yeterli değildir. Bu bağlamda, “Belediye’de hizmet nasıl planlanmalıdır?”
sorusu doğru yanıt arayan önemli bir sorudur. Buna koşut olarak, “APK Müdürlüğü
ya da Strateji Geliştirme Başkanlığı nasıl örgütlenmeli ve yönetilmelidir?”
sorusu da kendisine yanıt aramaktadır. Bu çerçevede “Kaynak planlaması nasıl
yapılır?” ve “Süreç planlaması nasıl yapılır?” gibi soruların yanıtları
verilmeli ve geliştirilen öneriler kurumsallaştırılmalıdır.
AKÇALI
YÖNETİMİ İYİLEŞTİRME:
Kuşkusuz,
belediyelerin tümünde gelir ve giderin kaydı tutulmakta ve kayıtlar
muhasebeleştirilmektedir. Ancak, yasal sorumluluktan kurtulmak amacını taşıyan
bu uygulama biçimi artık yeterli değildir. Belediye maliyesinin farklı bir şekilde
kurumsallaşması gerekmektedir. Bu bağlamda, gelir toplama yetkinliğinin
artırılması, bilgi otomasyonundan daha iyi yararlanılması ve gerçek anlamda bir
veri temeli oluşturulması gerekmektedir.
İNSAN KAYNAKLARI
YÖNETİMİNDE GELİŞME:
Belediyelerimizde insan
kaynaklarının yönetimine ilişkin koşulların iyileştirilmesi önem taşımaktadır.
İnsan kaynaklarının yönetimi bağlamında belediyelerimiz tarafından yanıtlanması
gereken ciddi sorunlar vardır. “Hizmeti kim üretecek?”, “Bu kişilerin nitelik
ve nicelikleri yeterli midir?” ve “Personelin moral (iş yapma) gücü nasıl
iyileşebilir?” gibi sorular bunlar arasındadır. KGRP çalışmaları sırasında
personel moral araştırması yapılmalı ve bir yandan müdürlükler temelinde
personelin iş yapma gücü ölçülürken öte yandan personel gözüyle kurumsal
sorunlar saptanmalıdır.
TEKNİK SÜREÇLERİ GELİŞTİRME:
KGRP içinde ele alınacak son çalışma bazı önemli
konularda teknik süreçlerin iyileştirilmesi olmalıdır. Bu çalışma “Hizmet nasıl
üretilmelidir?” sorusuna yanıt verilmesi anlamına gelmektedir. Bu bağlamda,
kentsel planlama, kaynak planlaması, katı atık yönetimi ve planlaması ve belde
ölçeğinde çevre planlaması gibi belirgin konular ele alınmalı ve çözüm yolları
geliştirilmelidir.
SONUÇ
Bu sunumun amacı belediyelerimizde yürütülmesi gereken KGRP
çalışmaları hakkında tanıtıcı ön bilgi vermektir. Kuşkusuz, yapılanlar ve
yapılacak olanlarla kıyaslandığında burada yapılan açıklamalar bu tür bir projenin
ancak genel niteliklerinin özetlenmesinden ibarettir.
Geçmiş deneyimler açıkça göstermektedir ki, belediyelerin
bu bağlamda izlemesi gereken temel strateji kurumsal sorunlara öncelik vermek
ve bu sorunlara etkili yanıtlar bulmak olmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder